tüh bahar geldi..
aslında ne güzel hüzünlü bir tonla mırıl mırıl anlatmalıktı bu harabe değişim programı..
ama baharla beraber..
uçuş kaçış oldu ruhum..
duvar kağıdında kalmıştık..
yapıştırma dersi vermiştik..
çok kolay oldu ..
üstelik gerçekten hatasız ve kabarcıksız ..
yağ gibi oluverdi..
boya seçmeye geldi sıra..
duvar kağıdı fazlasıyla pastel..
ben azıcık renk istiyorum..
ferah .. açık ..
baharımsı olsun..
kışın buzla yazın sardunyayla gülle uyuşsun.. çilekle.. anlaşsın..
kışın bordolarla pas renkleriyle sevişsin.. ilk baharda temiz parlak papatya gibi diri olsun..
bu durumda duvar kağıdının..
içindeki en açık pembeyi ve en uçık yeşili zihnime kazıdım..
evet zihnimde renkler ve tonlarıyla ilgili bir alan vardır..
saime hanım sayesinde binbir tonunu tutabilirim hafizamda hem isimsel hem görüntüsel..
lavanta yaprağı yeşili ile..
toz pembe olmalı..
olabilecek en yakın renkleri seçtim kat kat astarın üzerinden sürdüm..
kestirmelerim başarılı..
önce tavanla başladım sonra yeşil sonra pembe..
iki ayrı alan yaratılacak..
iki farklı renk olacak..
boyadan hiç korkmam ben..
hatayı düzeltmesi en kolay şeydir boya..
sadece kurumasını beklemen gerekir..
kurudu mu.. aktıysa zımpara taştıysa düzeltme yapabilirsin..
hatta..
tavanı boyarken bir anda.. doldurmayı unuttuğum kocaman iki vida deliği grdüm..
renklere hayale dalınca usta dikkatim dağılmış...
20liğin kum torbası asılı idi o noktada..
o güçlenmek için kullanıyordu da..
aklıma ilk minik torbamız geldi..
stres için kullandığımız..
kurallı matematiğe geçişlerinde peşpeşe iki 0 alınca ömründe ilk kez..
son sınava 2 hafta kala yakalanınca notların bu durumu..
mecbur bir süre matematik koçluğu yapmak zorunda kalmıştım..
sorunun cebirin kurallarını ezberlememekten geldiğini anlayarak..
henüz kendi yöntemlerini geliştirmenin acemisi idi..
daha sonra onu da başardı ama o zamanlar acemi idi..
baktım iki satırda bir kapışıyoruz..
hatta tüm konseptlere karşın .. giriştim girişeceğim..
pasif agresif hem de tembel ve tam da bahar gelmiş anne bahçede oynama ruhuna geldiğinde gizli çıkıdan sorun çıkarmış ergene..
aklıma geldi..
yerde sürünen hangi evvel akıllının getirdiğini unuttuğum kum torbası..
astık uygun bi yere..
birbirimizden nefret etmeye başlar başlamaz..
kalkıp birkaç dakika ona vuruyoruz ohh pek faydalı..
hatta o kadar faydalı ki..
bir gün asma zinciri koptu da.. az kalsın yeni kazndığımız apırkat becerisini birbirimizde deneyecektik..
farkedince ..
hep o torbanın eksikliğinden bu hale düştüğümüzü..
hemen dersi yarıda kesip yardımlaşarak yeniden yerine asmıştık..
onu anımsattı bana delikler de..
hevesim var kursağımda tavan boyayacağım..
bıraktım elimden..
uzun saplı rulomu..
hızlı bir çözüm üretmem gerek..
azıcık sıva alçısı karıştırdım..
birkaç delikli yerinden koparılmış tuvalet kağıdı parçası..
bir kontrol kalemi..
şart değil ama o geçti elime..
parmakla alçı koy deliğe.. beceri o başına damlamadan hemen tuvalet kağıdı doldurmakta..
biraz alçı biraz kağıt derken doldu delik...
parmakla düzelttim..
rulo fırçamı aldım.. devam başka yerlere..
yarım saat sonra kurumuştu bizim alçı yerini bile zor bulduğumu farkedince..
boyadım gitti üstünü..
hekim yaratıcı olmalı..
çözüme odaklı olmalı..
yeşilim biraz fazla fıstıksı çıktı..
biraz siyah damlattım biraz beyaz..
mükemmel gri yeşil oluverdi..
oda büyüdü sanki..
bütün yazılar kolayca örtüldü de..
kala kala.. çbnin bir notu kaldı habire kusan..
"öfkeyle kalkan zararla oturur"
yazmıştı..
duvarın bir yerine..
altı kat gerekti..
çb bu iz bırakır.. işi bu.. alışkanlığı bu..
kapılar..
da beyaz boyadan hem de duvar tipi boyadan yararlandılar.. üzerlerine bir kat su bazlı vernik aldılar.. parladılar..
elimde beyaz boya ile.. dolandıkça..
tuttuğunu beyaza boya ruhu oluştu bende..
tuttuğunu kitapla ruhu ile anlaştı..
bir koltuk bir başucu masası bir gardrop hepsi.. beyazlandı.. satenlendi..
dedim ya maltitasking var..
duvar tavan kapı eşya boyanmakta..
biri kururken diğeri süslenmekte..
bir kiriş var odayı ikiye bölen..
işte yeşil pembe geçişi o alanda..
20lik bir arada ağır uzun sopalar çevirip duruyordu..
bilekleri güçlensin diye..
işte sanırım tam da bu çalışmalar hep kiriş altında yer alıyordu..
çünkü kiriş çıt çıt çıtlamiş kenarlarından ..
acemi dantelcini defolu fistosu gibi.. fare yeniği gibi..
kapatmayı denedim..
zor..
ustalık yarışmasında değilim..
biliyorum nasıl yapılmalı ama boyayasım var.. alçılarla kalıplarla çıtalarla uğraşasım yok..
ince ince kartonpiyerlendiler..
daha bir fransız daha bir zarif oldular..
lambalar var.. tavana kapak gibi fazla sade şimdilik duracaklar..
lamba seçme sorunum vardır da benim..
ama onlar da dantelle kaplandılar..
el değmişken eski tarz yuvarlak danteller başka nelere dönüşebilir hepsi denendiler..
sıralandılar ..
o aralar blog olmadığından..
fotoları seri seri çekmem gelmedi aklıma..
ama ara ara yaptığım çekimlerden bir demet verebilirim.. yarına..
=)
2 yorum:
e hani resimler yoktu...O dantellerden ben de bi sürü var hatta her şeklinden. Hep düşünürüm nasıl güncellenir bunlar diye:))
binbir fikir var bende..
ufak ufak uygulamaya başladım..
hiç fena olmuyor..
=)
Yorum Gönder