14.07.2017

ataletlik yazı.. yanlış çekmeceye konulmuş büstiyer gibi.. buduara karışmış..



Arka tampona takılı..
Egzozdan ve yol kirinden..
 rengi bozlasmış bir bebek patiği..
Saime hanımın apartman dairesinin giriş kapısı üzerinde asılı..
 kuzu derisinden bir bebek ayakkabısı tekine götürdü beni..

Bebekler uğur mu getirir.. 
Bereket mi..
Gerçi saime hanım üzerine türkuaz bir boncuk eklemişti.. 
Nazar için..

Kurumaya bırakılmış yol kenarı laleleri..
Otoban tutukluları.. Arada parlak bir renk yumağı..
Çiçek mi o..
Değilmiş..
Turuncu bir ambalaj artığı imiş..

Nesnelerden bahsedesim var..
Kristal şampanya flütlerinin içine konmuş aynalı topların ışık yansıtması gibi..

Baş ve işaret parmağı arasında hafifçe döndürülen nesneleri..
Ona bakarken tıkır tıkır çalışan kafaları..

Iki kucaklama arasında..
Işaret parmağının ucuyla farkında olmadan bir dekoltede asılı duran bir kolye ucunu düzeltme ile oksama arası hareketi ..
yaşamin devam ettiğini gösteren..
Bir yandan sürdürülen konuşma..
Gözler aslında başka yerde.. 
Akıl başka yerde..
Iyi tanıdığımız insanların iyi tanıdığımız mimik ve jestleri..
tam bilmediğimiz düşünce akışları..
 ve bir nesneye odaklanma halleri..
nesnelerin çekiciliği..

nesneler insansız dururken.. insanlardan daha çok şey anlatma becerisine sahip..
paragraflarca yazıp.. 
dakikalarca konuşup.. 
ses tonu.. mimik el hareketi kullanıp.. anlattığımızdan fazla…
bazen bir iç çekişin bir roman içermesi gibi..
dün eskiden çalıştığım.. 
elimizde olmayan nedenlerle kapanan.. 
ülke için çok büyük kayıp olan.. 
o gün bugündür baska şekilde kullanılmıs olan binaya gittim..
depolarda dolandım..
yapıyorum böyle tuhaf şeyler..

depoda yığınlar halinde eşyalar..
hükmü geçmiş.. 
zamanın gerisinden.. 
tozlu sessiz.. 
topuk tıkırtıları.. etek hışırtıları.. çekilen bir burosit koltuğun tekerlek sürtünme sesi.. 
açılan bilgisayar uğultusu.. yudumlanan çayın boğazdan geçme sesi.. telefon zilleri.. konusma mırıltıları..
kapanan çekmece..
tıkırdayan klavye tuşları..
koparılan yaprak.. cırlayan printer.. inleyen fotokopi cihazı.. sürtünen kalem..  yırtılan kağıt.. örtülen kâğıt kovası.. yaşam film gibi geçti önümden..
fotoğraflamadan duramadım..
nesneler neler anlatırlar.. durup dinlemeye vakti olanlara..
yazıyı atalete ekleyemedim.. bilmem neden.. 
buduarlık değil.. ataletlik okunmalı..
ekleyememek.. son düzeltmede..
ataletin tınısını ekleyemememe yol açtı..
kötü yazılmış..
iyi konu olarak etiketlemeli... 


2 yorum:

Adsız dedi ki...

gördüm terkedilmiş binayı ama sizinki zihnimde canlanan mı bilmem.

küçük Joe dedi ki...

Eee? Ne oldu? Okudunuz mu hikayeyi?